Sessiz Ev'de Bellek ve Endel Tulving'in Çoklu Bellek Sistemleri Perspektifinde Bir İnceleme
- Mustafa Sezer
- 2 Oca 2023
- 3 dakikada okunur
Sessiz Ev bir dönem romanı olması nedeni ile içerisinde birçok bellek unsuru bulundurur. Bu bellek çeşitlerini karakterleri anlatılarından çıkarabiliriz. Bu bellek çeşitleri karakterler üzerinden anlaşılır. Endel Tulving’e göre bellek “semantik” ve “epizodik” olmak üzere ikiye ayırmıştır. Romanda bellekler kullanılırken referanslardan yararlanılmıştır.. MakaledeSessiz Ev’deki karakterlerin anlatılarını Endel Tulving’in semantik ve bellek olmak üzere ikiye ayrılan bu bellek türleri ve referansların bu bellek türlerine olan katkıları incelenmiştir.
Endel Tulving epizodik bellek “hatırlama” ve “bilme” olmak üzere ikiye ayrılır. Sessiz Ev’de bellek her iki şekilde de görülür. Özellikle babaanne olan Fatma geçmiş üzerindeki anıları epizodik belleğin bir türü olan “bilme” ile aktarır. Bu düşünceye örnek olarak “Ama sanki eskiden yazlar daha sıcaktı. Limonata içerdik, şerbet içerdik. Sokakta değil ama, beyaz önlüklü adamlar; annem derdi ki: Evde temiz yaptırır içeriz Fatma; çarşıdan dönüyoruz; dükkânlarda yeni bir şey yok. Akşam babamı bekliyoruz, gelir, konuşur, biz dinleriz; tütün kokar ve sesi öksürüklü konuşur.” (Pamuk, 2013:20) sözünü örnek olarak verebiliriz. Bu söz sayesinde Fatma’nın kendi düşüncelerini epizodik bellek olarak aktardığını ve bu durumdan roman içinde oldukça fazla yararlandığı belirlenir. Bu bellek çeşidi Endel Tulving’in çoklu perspektif anlayışlarından epizodik belleğe girer. Bunun nedeni “bilme” nin “hatırlama”dan farklı olarak sadece geçmişe dair anılara bir aşinalık duymaktır. Fatma’nın kendi iç monoloğundan olan bu alıntıda epizodik belleğin çeşitlerinden biri olan “bilme” sayesinde şu anki dönem ile geçmiş arasında köprü kurulmuştur. Bu köprülerin kurulması geçmişin geleceğe aktarılması açısından oldukça önemlidir.
Bir diğer tür olan “hatırlama”ya ise kitapta “... ganımın içine girdim, düşündüm: Ölümünden dört ay önceydi: Dışarda poyraz vardı, pencere aralıkları ötüyordu. Gece odama çekilmiştim, yatağıma uzanmıştım, ama Selâhattin'in odasında aşağı yukarı yapan tıkırtısı” alıntısı örnek verilebilir. Hatırlamada, bilmeye kıyasla mekan ve zaman nedir. Alıntıda geçen dört ay öncesi Selahattin’in ölümünden dört ay öncesi ve gece olması bir zamanı işaret ederken, odasına ve yatağına uzanması onun epizodik belleğinde her şeyi zaman ve mekan olmak olarak detaylı anımsadığını gösterir. Bu nedenle epizodik belleğin “hatırlama” türüne girer.
Orhan Pamuk, epizodik ve semantik belleği bir arada kullanarak kişisel ve toplumsal deneyimleri bir araya getirmiştir. Bu düşünceye örnek olarak “Üstelik Avrupai bir adam, kibar da. Yok, Yahudi diye bunu yapıyorsan daha da ayıp Fatma, Dreyfus olayından sonra böyle düşünmenin ne kadar yanlış olduğunu bütün Avrupa anladı.” (Pamuk, 2013:85) alıntısını verebiliriz. Bu bağlamda Fatma’nın Yahudileri olan bakış açısı yani onun geçmişte sahip olduğu kişisel görüşlerini bir tarihi referans ve toplumsal bir deneyim olan “Dreyfus” olayı ile bağdaştırmıştır. Bu durumda epizodik ve semantik belleğin referanslar aracılığı ile beraber kullanıldığını gösterir. Referanslar sadece iki belleğin bir arada kullanılması için kullanılmaz. Aynı zamanda kişiye özgü bir anı betimlerken de kullanılır. Örneğin Faruk’un geçmişte Fatma ile konuşuruken kurmuş olduğu “Şu Abdullah Cevdet'e bak, son kitabı ne bayağı şey, hepsi Delaheye'den yürütülmüş, ama kendi düşüncesi gibi yazıyor, üstelik yalan yanlış, anlamadan. Hem, din ve sanayi konusunda, Bourguignon okunmadan artık bir şey söylemek mümkün değildir: O ve Ziya Bey hep başkalarından yürütüyorlar: Hem de anlamadan: Zaten Ziya'nın fransızcası pek kıttır.” (Pamuk, 2013:125) cümlesi bu kanıyı destekler. Böylece çeşitli referanslar kullanılarak epizodik bellek oluşturulmuştur.
Romanda referanslar sadece epizodik bellek için değil aynı zamanda semantik bellek için de kullanılmıştır. Örneğin “ … çünkü bak 27 Mayıs'ın yıldönümü geliyor, askerler bir darbe daha yapacak diyorlar.” (Pamuk, 2013:180) alıntısınındaki “27 Mayıs” ifadesi toplumsal bir belleği kapsar. Bu nedenle referanslar sadece epizodik bir bellek için değil aynı zamanda semantik bellek oluşturmak için de kullanılmıştır. Buradaki “27 Mayıs”, sadece Fatma için değil bütün toplum için geçerlidir ve o yüzden semantik belleğe girer.
Kısacası Sessiz Ev içerisinde birçok epizodik ve semantik belleğin kullanılması onun aynı zamanda bir dönem kitabı olduğunu kanıtlar.Bu bellek türlerinin metnin işlevselliğine olan etkileri referanslar yardımı ile işlenmiştir. Toplumsal ya da tarihteki önemli olaylar herkesin zihninde aynı şekilde kodlandığı için semantik bellek kapsamında iken, kişisel birikimleri anlatmak için epizodik bellek kullanılmıştır. Bu bağlamda iki bellek türü aynı anda da kullanılabilir bu nedenle metnin işlevselliği için toplumsal ve kişisel birikimlerden aynı anda yararlanılır.
Kaynakça:
Pamuk, Orhan. Sessiz Ev. İstanbul: Yapı Kredi Yayınları, 2013
ECE, B., ÖNER, S., & GÜLGÖZ, S. (2020). Toplumsal Olaylara Dair Episodik ve Semantik Bellek Süreçlerinin Heyecanlanma Düzeyi ile İlişkisinin Yaş ve Heyecanın Ölçüm Türü Açısından İncelenmesi. Psikoloji Çalışmaları, 40(1), 247-283. https://doi.org/10.26650/SP2018-0028
AMADO, S. (n.d.). BELLEK Ansiklopediler - TÜBİTAK. Tübitak - Ansiklopedi. Retrieved January 1, 2024, from https://ansiklopedi.tubitak.gov.tr/ansiklopedi/bellek